27 Eylül 2014 Cumartesi

SORULARLA RÜYA ANALİZİ

Değerli ziyaretçiler, bu sayfada Rüya Analizi'ne temel oluşturan bilimsel ve felsefik bilgileri kolayca anlaşılabilecek bir şekilde paylaşacağız. Ayrıntılı bilgiyi ilerleyen zamanlarda; karşılıklı online (skype) seanslarda ve hazırladığımız kitapta paylaşacağız. 
Soru, eleştirileri ve yorumlarınızı bizimle paylaşabilir, bilginin çoğalmasına katkıda bulunabilirsiniz > ruyaanalisti@gmail.com

Rüyaların kaynağı olan beyni kısaca tanıyarak başlayabiliriz. Biz rüya analizinde Doç. Dr. Nusret KAYA'nın metodolojisini; terim ve deyimlerini kullanmaktayız. Üst Beyin, Alt beyin gibi tanımlamalar ilk kez Kaya tarafından kullanılmış ve genel olarak benimsenmiştir. Bilinçaltı Rüyaları: İnsanın bir çırpıda hatırlayamadığı hatta hiç hatırlamadığı, bilmediği, etkisinin bulunmadığı dönemlerinde yaşadığı anların ve olayların sahnelendiği rüyalardır. Ana rahminde 30 günümüzden sonra ki yaşanmış her an beynimize kodlanarak kaydedilir. Ana rahminde geçirdiğimiz süreç, Bebeklik dönemi, Şok dönemleri, Ağır hastalık dönemler gibi bilincinin derinlerine inmiş ama hatırlayamadığımız beyinsel kayıtlar genellikle rüya ile açığa çıkar. Sembollerin sıkça görüldüğü bu rüyalar kişiye ilginç, bilmedik mekan ve zamanlar da geçtiği gibi abartılı, cinsel içerikli bazen de saçma hatta sapıkça gelebilir.  Analize değer bulunan rüyalar bilinçaltı türünden olanlardır. 


Üst Beyin: Beynin korteks alanını temsilen kullanılan terimdir. Bir -1- milimetre kalınlığında, bir kabuk gibi iki beyin yarım küresini kaplar. Beynin %28'lik hücresi bu kısımdadır. Biz bu korteks (üst beyin) kısmıyla okuruz, düşünürüz, felsefe yaparız, para kazanırız. Bu kısım IQ'nun ölçüldüğü ve beyin hücrelerinin %28'lik bir kısmının kullanıldığı yerdir. 


Alt Beyin:  Bu kısım beynin %72'lik hücre kullanan ve EQ diye tanımlanan yeridir. Tüm duygularımızın ve içgüdülerimizin kaynağıdır. Beyinde ilk oluşan bölümler alt beyin kavramıyla anlatılır. İnsanlık tarihinin ne kadar eski olduğunu ve tek bir RNA molekülünün 20 milyon bilgi çipi taşıdığını düşünürseniz alt beynin nasıl bir hazine olduğunu anlayabilirsiniz. 
Alt Beyin Rüyaları: Atalarının anıları, korkuları, suçluluk duyguları, savaşları vb. önemli olayları sahneleyen rüyalardır. Nadiren görülür ve hatırlanırlar. İzlenen film, okunan veya duyulan hikayelerin etkisiyle oluşup oluşmadığına dair soruşturulması gerekir. Bu tür rüyalarda analize ihtiyaç duyulabilir. 
Üst Beyin Rüyaları: Günlük yaşam koşuşturması sırasında kişinin aklına takılan konuların işlendiği ayrıntısı bol, uzun rüyalar vardır ki bu tür rüyaların analiz değeri pek yoktur.  Tuzlu yemek yersiniz rüyanızda aşçıya bağırırsınız, trafikte başka sürücüye kızar rüyanızda döversiniz vb. sembolik öğeler içermeyen rüyalardır. 


RÜYA ANALİZİ NEDİR?
Rüyada karşılaşılan semboller ve sesler gibi sahnelerin rüyayı gören kişinin bilinçaltında ne anlama,hangi hatıraya karşılık geldiğinin bilimsel yöntemleri referans alarak çözümlenmesidir.  Rüya analisti ve danışan arasında, yüz yüze ortamda daha etkileyici sonuçlar veren rüya analizi aynı zamanda önemli bir pozitif enerji kaynağı potansiyeli taşır.  
Rüya analizinin referansları: Bilimsel bilgiler, gözlemler, bu konuda ki araştırmalar, insanlık tarihinin inançları ve kültür birikimidir. Evrensel sembollerin kişiye göre ne anlama geldiğine karar vermek ise analist ile danışanın görüşmesinde açığa çıkan bir neticeye bağlanır. Bu süreçte rüya analisti ile danışan özellikle sembollerin kişisel çağrışımları üzerinde de sesli düşünürler. Daha da önemlisi ise analistin eğitimli ve objektif olması; danışanın ise samimiyetidir.

RÜYA ÇEŞİTLERİ NELERDİR?

İlkel Libido Seviyesi: Freud ekolünün "şuuraltı" olarak tanımladığı alan. Alt ve Üst beyin arasında kalan bu alan özellikle cinsel içerikli takıntılardan oluştuğundan kişinin alt ve üst beyni arasında ki ilişkiyi engeller. Analizi yapılan rüyaların çoğunluğunu ilkel libido seviyesinden gelen "bilinçaltı rüyalar" oluşturur. Çözümlenen her rüya beynin bölümleri arasında ki bağlantıyı artırdığı gibi sağlık, farkındalık, kendine güven gibi pozitif enerjileri harekete geçirir.

Beynin sınırlarla ayrılmış, yalıtılmış odaları olduğu gibi yanlış bir fikre girmemek gerekir. Her şey enerjinin farklı şekillerde kodlanarak saklanması ve işlenerek yaşam çevrilmesinden ibarettir.

23 Eylül 2014 Salı

PROFESYONEL RÜYA ANALİZİ VE BİLGİ PAYLAŞIMI

Rüya Tabiri ve Rüya Analizi

Tabir kelimesi Türk Dil Kurumu sözlüğünde: Rüya yorma, rüya yorumlama, deyiş, anlatım, ifade şeklinde tanımlanmaktadır. Dolayısıyla tabir, yorum ve kültüre dayanırken, Rüya Analizi: Rüya sahnelerinin tümünün çözümlemesidir. Semboller (gerçekte olmayan, ilgisiz nesneler, abartılı nesneler, sesler, kelimeler, işaretler vb.) kendi başlarına ve diğer öğelerle ilişkilendirilerek ele alınır. Gerçekte yaşanıp yaşanmadığı araştırılır, kişi için o sembolün ne ifade ettiği sorgulanır. Muhtemel senaryolar ele alınır ve sonuçta rüyayı görenin şahsına özel analiz edilir. Bu nedenle rüya analizi seanslarının mümkünse yüz yüze yapılması gerekir. Rüya analizi gerçekleştirilirken ayıp, günah, terbiyesiz gibi yaklaşımlarda bulunulmaz. Çünkü görülen semboller veya işitilen sesler ve kelimelerin çağrıştırdığı anlamların hepsi kişinin bilinçaltında ki kayıtların açığa çıkmasından başka bir şey değildir. Rüya tabiri kitaplarının kaleme alındıkları dönemlerde ki verilerle çağımız uyku ve rüya alanlarında ki bilimsel veriler arasında farklılıklar mevcuttur. Felsefi yaklaşımlarda ki değişimler, bilginin kültürler arasında dolaşımının artması gibi nedenlerle Rüyalar ele alınırken tabir yerine ehil kişilerle yüz yüze yapılacak analiz seansları tercih edilmelidir.
Sonuç olarak rüya tabiri kültürel ve aslında rüyanın mesajını karmaşık ve anlaşılmaz hale getirirken rüya analizi, iyileştirici, farkındalık oluşturucu bir etkiye sahiptir.